9 Aralık 2017 Cumartesi

  Keşke zamanın arasında kaybolacak kadar aciz ve kısa yaşamasaydık.Ölümün eli omzumuzda ona yüz çevirmemizi ister. Gözlerine baksak nolur ki lime lime etmeden bırakmaz mı ruhumuzu korkmalı mıyız ondan yoksa görmezden bilmezden mi gelmeliyiz . Kırıntılarla doyuracak karnımızı dakika dakika ,saat saat yetinmeden bir de ayları ve yılları isteyeceğiz ondan herhalde dünyanın birkaç dönüşünün lafı olmaz . Kaburgaları çatlatan hisler bunlar ,göğsün kuş olup uçmak isterken vaktinin daha gelmediğini söylersin yatışır . Yolları uzatan adımlarımın küçüklüğüdür bilirim ama acelem de yok. Bazen diyorum ne kadar doğru  yaşadık . Dolu dizgin yaşadık zannederken bir kuş cıvıltısı bile bastırır ya  neşemizi .Sahiplenemediğimiz gülüşlermiş . `Düşüncenin o soluk ışığında` Gözlerin kan çanağıdır uykusuzluk haindir bir koklatsa bir ömür yeter sanki ,gözler de haindir gece çökmüşse ve zifiri karanlıkta  parıldamıyorsa hiçbir ateş böceği neye yarar ki o gözler . Gitmek istersin de bazen ; giderken ,gideceğin yerin güzelliği ,bıraktığın yerin çengeline takılır karmakarışık olursun . Kalemin kırık tarafıyla yazmıştım bu yazıları buraya dökmeden evvel . Burukluğu anlatırken iyi bir kalem ve güzel bir kağıt olsun istemedim önümde. Farklı yerlerde farklı şeyleri sevmenin  bağlanma  adına zaaf olduğunu düşünüyorum . Her şeyi istediğimiz an da yapma istediği  ve bunun mümkünsüzlüğü bizi ileri planlar yaparak şimdiden koparıyor .çoğumuzun yaptığı hata . Kolay olan şeylerin planı bile planın kendisinin gerçekleşme süresinden daha uzun sürüyor . Ruhun lime lime olmadan biliyorsundur zaten yapman gerekeni . Yap gitsin .
                                                                                                                09.12.2107
                                                                                                                    03:08

1 Aralık 2017 Cuma

   Kafanızın içinde kendi adınıza felaket senaryoları üretmeyi bırakın artık. Her duyguyu yaşanması gereken anda yaşayın gözleriniz dolsun kederden , hıçkıra hıçkıra ağlayın gece vakitlerinde ,kahkahayı basın olur olmadık yerde öfkenizden korksun sizi tanıyanlar . Bilinmesi gerekmez yapamadıklarınız ,başarısız olduklarınız ,sizi"gören "gözler vardır . Onları dikkate alın mesela hala demode olmadı bulutları bir şeylere benzetmek ve hala demode olmadı duvar yazıları, serenatlar , şiirler, yapmaktan keyif aldığınız hiçbir şey demode olamamıştır . şu kulağınız bir kere dışarıyı değilde  içinizde ki sese kulak verse çöllerde ırmaklar bile akar buna inanın .  Yapabilecekleriniz sizin istediğiniz kadardır . O kadar çok şey var ki yapamadıkları  ölülerin, birini de siz bulun .Hayattan keyif alın ve fırsatları değerlendirin  çünkü rutin saydığınız hayatın bir yerlerde çamura saplanma ihtimali vardır çamura saplandığınız da ise rutin sandığınız hayatınızın fırsatlarını saymaya başlarsınız yapabileceklerinizin  sınırının olmadığını fark edersiniz.

                                                                                              01.12.2017 
                                                                                                   21:00

26 Kasım 2017 Pazar

Gölgesi dertli  adamım ben  ,söyleyeceklerinin ne anlama geldiğini kendinden başkasına ifade edemeyen, zorla olan her şeyin artık bir yerde onu yorduğunun farkında olan bir adamım  . Zamanın nasıl geçtiğini, artık nerelerde mutlu olacağını bilemeyen ve nerede olursa olsun yine canını sıkacak bir şeyler bulabileceği için bir yere kıpırdayamayan bir adamım.  Ben gölgesi dertli adamım  .İçinde birikenleri kusamayan , kendinden başka herkesi düşünen bir adamım ben, olsun .Gittiği yerleri gözüyle arşınlayan biriyim neler olup bittiğinin  fakında olup da kimseye bir şey diyemeyen biriyim, ben yapmak istediklerini değil de yapmak zorunda olduğu şeyleri yapan biriyim . Gölgesi dertli adamım ben.Ölümden başka her şeyin çaresi olduğunu bilen birçok şeyin imkanlı olduğunu bilen biriyim imkansızı hiçe sayan ama yapmayan bir adamım.  Ben zoru bilen biri değilim , görmedim de zaten ama dışarıdan konuşmanın da kolay olduğunu bilen biriyim . Zifiri de bile yolumu bulabilirken şehrin ışığında kaybolan , düşüncelerini mutsuzluğunu gülüşlerinin arasına saklamaya çalışan biriyim, ben kendi olamayan olduğu zamanda dışlanan biriyim .Şarkıların türkülerin nakaratlarına içinden eşlik eden biriyim, ben en sevdiği sözü sigara kağıdına yazan adamım ,yazdıklarının kendisi için bir anlamı olsun yeter diyen aslında herkesin bunları bilmesini isteyen göz ucuyla da olsa görmek isteyen biriyim. Ben bencil bir adamım  gölgesi artık büyümeyen gölgesinde sigara dumanını seyreden, kendini aynalarda değil de gölgesinde gören bir adamım .Gölgesine baktığında üzülen adamım ben gün ışığından korkan biriyim çünkü güneş kaldırınca insanlığı ayağa benim insanlar arasında kum tanesi olduğum zaman dilimi başlar ama geceleri benimdir tüm şehir herkes uyumuş artık bir kaç ayyaştan başka bir şeyin kalmadığı zaman dilimi. Gece sokakları bana sunar geceleri mesela artık kaldırımlardan değil de yolun ortasından yürürüm geceleri yorulursam istediğim bank boştur mesela otururum yakarım sigaramı saatlerce olmayacak şeylere kafa yorarım  sokak lambaları yeter iki satır kitap okumaya mesela bu da bir şeydir değil mi ? Bence en önemlisi ve en güzeli yalnızken ve geceyken düşünülen her düşünce saftır ve en güzel sözler o vakitlerde çıkar ortaya .
                                                                                                                                      20.11.2016
                                                                                                                                         06:48